Devlet Başkanımız ve Misafir Öğrenciler

Recep Tayyip Erdoğan: “İnanıyorum ki bundan sonraki süreç çok daha farklı olacak”

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Millet Kütüphanesi’nde düzenlenen “Kütüphane Söyleşileri’nin ikincisinde, gençlerimizin sorularını cevapladı. Yabancı uyruklu öğrenci sayısı ve kontenjanlar konusunda yöneltilen soru üzerine de “Burada tabi öncelikle ben Türkiye Cumhuriyeti’nin Cumhurbaşkanı olarak, Başkan olarak yabancı öğrenci ifadesini kullanmak istemiyorum. Artı olarak bu öğrencilere ben küresel diyorum çünkü yabancı dediğimiz zaman o ülkelerden gelenlere karşı yani adeta yabancılaşma veya yabancı kabul etme gibi bir durum ortaya çıkıyor, acaba onları üzer miyiz veya saygıda kusur etmiş olur muyuz? Sonuçta misafirperver bir milletiz. Türkiye olarak bundan dolayı küresel veyahut uluslararası öğrenciler diye söylüyoruz” dedi.

_{“Türkiye olarak uluslararası öğrenci sayımızı 200 bin öğrenciye çıkardık”}

Türkiye olarak uluslararası öğrenci sayımızı 200 bin öğrenciye çıkardığımızı belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu noktada Türkiye bu kabul sayısıyla dünyada saygın sayılı ülkeler arasına girmiş bulunuyor ve şu anda bu kabul artarak devam ediyor. Bu kararlılığımızı da aynen devam ettireceğiz. Bu neyi getiriyor? Bu bir defa her şeyden önce yarınlarda bu küresel öğrencilerin bizim ülkemizden ayrıldıktan sonra kendi ülkesinde veya gittikleri herhangi bir yerde bizim adımıza bir misyon şefliği yapacaklar yani Türkiye’nin oralarda bir misyon şefi olacak. Oralarda adeta bizi temsil edecekler ve bizim adımıza oralarda birçok propagandalar yapacaklar. Zaman zaman gittiğim değişik yerlerde bizde okuyup yetişmiş bizden ayrılıp gitmiş olan öğrencilerin bu noktadaki bizim lehimizde yaptıkları propagandalardan haberdar olduğunu belirterek, bu durumun da kendilerini ciddi manada sevindirdiğini belirtti.

“Bu öğrencileri sahiplenin!”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, İnanıyorum ki bundan sonraki süreç çok daha farklı olacak. Branşlar daha da yayılıyor çok daha değişik branşlarda ülkemizde okuyup yetişip sonra giden bu evlatlarımız Türkiye’nin adına oralarda çok ciddi propagandalar yapacak, bizim birer propagandistimiz olarak kendi ülkesinde de gittikleri farklı ülkelerde de bu çalışmaları yürütecekler. Bundan hiç endişeniz olmasın. Bu öğrencileri sahiplenin, bunları adeta kendi adımıza yetiştirip kendi ülkelerine veya gidecekleri herhangi bir ülkede bu çalışmaları yapmalarına yardımcı olalım, dedi.

Uluslararasılaşmanın öneminden sık sık bahseden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye’yi, dost ve kardeş coğrafyaların öğrencileri için adeta bir eğitim-öğretim üssü hâline dönüştürdük. Hedefimiz, ülkemizdeki misafir öğrenci sayısını 350 bine çıkarmaktır. İnşallah böylece, dünyada en çok misafir öğrenci barındıran ilk 5 ülke arasına gireceğiz!” dedi.
Dünyanın farklı ülkelerinde Türkiye’ye eğitim ya da gezi için gelen öğrencileri, o ülkelerdeki temsilciler olarak gördüklerini anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, eğitim ve öğretime çok önem verdiklerini, gençlerin, asıl ilgi alanları yanında, dil eğitiminden sosyal kalkınma projelerine, siyasetten sivil toplum faaliyetlerine kadar çok farklı sahalarda kendilerini yetiştirmelerinin önem arz ettiğini bildirdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, günümüzde tek bir alanda uzlaşmanın belli meslek grupları dışında değerini yitirdiğini, hem kendi konusunu iyi bilen hem de hayatın farklı alanlarında çalışmalar yapan insanların rağbet gördüğünü ifade etti.
Devlet olarak tüm gençlerin eğitim-öğretim ortamını iyileştirmenin mücadelesini verdiklerini, son 17 yılda Türkiye’de eğitim-öğretim altyapısını adeta baştan sona yenilediklerini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, 76 olan üniversite sayısını 206’yı çıkardıklarını, akademik kapasiteyi güçlendirdiklerini aktardı.

“Evlatlarımıza Miras Kalacak Bir Gönül Köprüsü Kurduğumuza İnanıyorum”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, kültürümüzde kardeşliğin, mekân ve zamanla sınırlı olmadığını vurgulayarak, şunları kaydetti: “Kardeşlik, son nefese kadar devam edecek bir muhabbettir, bir bağdır, bir hukuktur. Siz uluslararası öğrencilerimizle aramızda, ailelerimize ve evlatlarımıza miras kalacak bir gönül köprüsü kurduğumuza inanıyorum.” Dünyanın en acımasız yöntemlerle sürdürülen siyasi, ticari, askerî mücadelelere sahne olduğu bir dönemde, birlik, beraberlik ve dayanışmanın üstesinden gelemeyeceği zorluk olmadığını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Vicdanın, ahlakın, merhametin, adaletin hâkim olduğu bir küresel düzeni inşa edene kadar, hep birlikte durmadan, dinlenmeden çalışmalıyız. Ancak bu şekilde gelecek nesillere hayırla yâd edileceğimiz bir miras bırakabiliriz” dedi.
Anlaşılıyor ki yükseköğretimde uluslararasılaşma: Bir ülkenin kalkınması, tanıtımı ve saygın ülkeler arasına girmesi için oldukça önemlidir. Bu anlamda hedeflere ulaşmak için ülkemizin her bir ferdinin üzerine düşen görevi ifa etmesi gerektiği kanaatindeyiz ve bu doğrultuda çalışmak için gönüllüyüz